Kars’ta 29 Ekim öyle güzel bir coşku ile kutlandı ki, havası bile bir başkaydı sanki. Yediden yetmişe herkesin yüzünde bir gülümseme, şehitler diyarı Sarıkamış’ın memleketine de böyle bir kutlama yakışırdı zaten.
Her neyse, değinmek istediğim konu çok başka. Bir önceki yazımda da belirttim, kahvehanelerde oturup şehir dedikodularını dinlemeye bayılırım diye. Kendimce bir konu belirlerim ardından kamuoyu yoklamasına çıkarım, halkın arasına karışırım. Mesela geçenlerde vali Türker Öksüz ile ilgili kendimce bir kamuoyu yoklaması yaptım bunun üzerine “TEAMÜLLERİ BOZAN VALİ: TÜRKER ÖKSÜZ” yazısını yazdım. Bu haftaki kamuoyu yoklamama ise “HALKI, KİM TEMSİL EDİYOR?” sorusu takıldı. Kars’ta hemen hemen herkesin aklında bu soru var.
Bu soruların cevabını seçilmiş bir liderden başka kim verebilir? Peki, bunca soruya rağmen bu sessizlik de neden?
Türkiye’de ne yazık ki belediyecilik anlayışı diye bir şey kalmamış, her şey politika şovundan ibaret. Kimisi hala kendini milletvekili zannediyor kimisi de iş adamı. Mesela belediye başkanı olduğu şehrin sorunlarını dile getirmektense o şehri muhalif kimliğine alet ediyor.
Halk, böyle mi temsil edilir? Hani seçilmiş liderler tarafsız olurdu? Hani seçilmiş liderler bütün kesime kucak açardı? Hani seçilmiş başkan parti rozenini çıkarırkı? Hepsi koca bir PALAVRA. Yeni seçilen belediye başkanlarının modası şu olmuş zaten; bir önceki belediye başkanının eksiğini gediğini ortaya çıkartarak “BİZ BÖYLE YAPMAYACAĞIZ, BU ŞEHRİ SÖMÜRMÜŞLER, BORÇLARLA BOĞUŞMAKTAYIZ…” vb. birçok PALAVRA ile halkın gözünü boyamaya çalışmak. Halkın, bunlara karnı tok. İcraat görmek istiyorlar, şehre hizmet istiyorlar, politik kimliklerden arınmış bir belediye başkanı istiyorlar.
Politik kimliklerden arınmış bir başkan nasıl davranır peki? Siyaset bilimci değilim o yüzden bu soruya objektif cevap veremeyebilirim. FAKAT! Şunu açık ve net bir şekilde söyleyebilirim: “Devlet protokolü ile ele ele vermeyip, halkın içine karışmayan bir başkan politik kimliğinin esiri olmuş demektir.”
Hadi bakalım, herkes kendi şehrinin belediye başkanına şöyleeeeeee dönüp bir baksın, sorgulasın, kendi fikirlerince yargılasın, POLİTİK KİMLİĞİNİN esiri mi ölçüp tartsın. Belediye başkanlarını seçen sonuçta halk, bunları yapmak en doğal hakkı kimse üzerine alınmasın. Şeffaflığa mademki önem veriyor her başkan, ona göre hareket etsin herkes. Bir halkın güveni ancak şeffaflıkla kazanılabilir çünkü.
Haaaaaa, şeffaflıkla bulanıklığı birbirine karıştıran olursaaaaa cevabını HALK tarafından alır diye düşünüyorum. Bu düzen böyle geldi böyle gider çünkü. Konuyu çok dağıttım yine. Hâlbuki ben sizlerle Karslıların aklına takılan bu sorunun cevabını konuşacaktım, neyse…
